10 Aralık 2016 Cumartesi

BEN SEVERİM

Ben güzel yazan kalemleri severim. Sanki aklından geçenleri uçlarına takıp sayfa üzerinde dans edercesine akıp giderler. Harflerin kıvrımları, noktalar, virgüller bir ritmin parçasıymışçasına akar giderler.


Ben sayfaları kolay kopan defterleri severim.Yok yok yazdıklarımdan pişman olduğumdan değil, o defterden sayfa koparırken çıkan çıtırtıyı, o kopma, ayrılma, uzaklaşma sesini duymayı severim.Çoğunluktan ayrılıp başka bir hikayeye yol alan o kağıt bence asi mavi bir kuştur. Belki de bir çocuğun uçurmaya çalıştığı kağıttan bir uçak olacaktır kim bilir...


Ben renkli kalemlere bayılırım mesela. Kocaman insan oldum hala kalemliğimde rengarenk kalemler vardır. Belki çoğunu çok az kullanmışımdır ama onların hem bir arada, hem de birbirinden bağımsız rengarenk durması beni heyecanlandırır, çoşkulandırır, neşelendirir. Kendi başlarına yazsalardı çizselerdi ne yapmak isterlerdi acaba diye düşünürüm.




Ben bir şeyler yazıp çizerken ellerime, kollarıma, diz kapaklarıma da şekiller çizmeyi severim. Evet halen yaparım hatta az önce mandala çizdim. Kendi dövmeni kendin yap kampanyası gibi. Deneyin çok eğlenceli bir şey ayrıca pratikte yıkayınca geçiyor. Öğrencilik yıllarında herkes kopya yazarken koluna bacağına ben desen çalışması yapardım. Bakış açısı işte. Belki bir doktor, mühendis olamadık ama biz de çok çizdik be güzel kardeşim.


Bakın şimdi etrafınıza hayatınıza renk katan ve fark edilmeyi bekleyen çok tatlı şeyler bulacaksınız. Ertelemeyin deneyin. Kendinize minik tatlı  sürprizler yapın. İçinizdeki çocuğa iyi davranın. Onu sindirmeyin güçlendirin . Çünkü birbirinize lazımsınız.


Hayatınızdaki, çevrenizdeki olumsuzluklar, samimiyetsizlikler, ikiyüzlülükler, kavgalar, yalanlar, bencillikler sizi yorduğunda direncinizi sınadığında içinize dönün. Rengarenk gökkuşakları, papatyalar, kelebekler, bulutlar çizin.


Yaşadığınız hayat size griler, siyahlar, boz bulanık renklerle yüklenebilir. Yeter ki siz renklerinizden ödün vermeyin. Soldurmayın içinizdeki renk ahenk gökkuşağınızı.


Ne demiş Nazım, "kararmasın yeter ki sol memenin altındaki cevahir".